art

Pazar, Ağustos 20, 2006

oku beni bırak beni

“... Bölümün hastaları genellikle entelektüellerdi. Bunlar aslında çok cins insanlardı. İnançsızdılar. Tanrıya inansalar cennette olurlardı, Şeytan’a inansalar burada iyi bir zebanilik kapabilirlerdi. Ama onlar ikisini de reddetmiş, insanlığa, bilime ve sanata inanmışlardı. ...”
Sinan Tamer’in Karanlık Masumiyet kitabından alınmış satırlar bunlar... Bu satırlarla beni tanıştıran ise Radikal Sokak Kitapları Projesi.

Geçen sene “Bookcrossing” adıyla sözlüklerimize giren hareket geçtiğimiz hafta Radikal’in öncülüğünde sistematik olarak hayatımıza da girdi. Amaç kitapların özgür dolaşımı.
oku beni bırak beni “ projesinde 18 ildeki tren, sinema, kafe, bar veya alışveriş merkezleri gibi 145 mekana bırakılan 3064 kitap okuyucusunu bekliyor.

Nedir bu olay diyenler için sokak kitapları sitesinden ufak bir alıntı:
“Önce Radikal'in özgür kitaplarının bulunduğu bir mekana gidiyorsunuz. Sevdiğiniz bir kitabı seçiyorsunuz. Okuyorsunuz. Sonra sokakkitaplari.org'a kitabı kaydediyorsunuz. İsterseniz yorum da yazabilirsiniz. Veee son olarak kitabı istediğiniz bir yerde tekrar kullanıma sokuyorsunuz.
Eğer size ait bir kitabı dolaşıma sokmak isterseniz, siteye kaydını yaptırıp, Radikal Sokak Kitapları standlarından birine bırakmanız yeterli.
Ve bu site sayesinde kitap avına da çıkabilirsiniz. İstediğiniz bir kitabın izini sürüp, nerede olduğunu bulabilirsiniz.
Şimdi isterseniz önce siteye ücretsiz üyeliğinizi yaptırın ardından kitaplarınızla birlikte siz de dünyayı dolaşın.”


Dünyada bu fikrin ilk ortaya çıkışı Mart 2001 yılına rastlıyor. Humankind adında bir internet ve yazılım geliştirme şirketi sahibi Ron Hornbaker “wheresgeorge” (Kağıt paraları (ABD $) seri numaraları ile takip eden site) ve “phototag” (kullan at kameraların tek bir fotoğraf çekilerek elden ele dolaştırıldığı ve içindeki film bitince sitede yayınlanmak üzere üzerindeki adrese gönderildiği site) projelerinden esinlenerek bookcrossing’i yarattı. 5 yıl sonunda her gün 300 yeni üyenin kayıt olduğu 104 ülkede kitap dolaştıran bir site haline geldi.
Bu projeyi incelerken aklıma kitap yazan ama yayınevi bulamayan yazarların bu şekilde kitaplarını dolaşıma kazandırabilecekleri geldi. Sitede kitap hakkında yazılan iyi yorumlar olursa dolaşım değeri yükselip herkes tarafından aranan tek kopya kitap haline bile gelebilir!

Benzer bir başka proje ise www.confluence.org:
Bence bu konudaki projelerin en enteresanı. Amaç dünyadaki her enlemle ve boylamın kesiştiği yerleri (kavşak noktaları) ziyaret edip fotoğraflarını çekmek. Sitede tüm kavşakların lokasyonları ülkelere göre belirlenmiş durumda. Size bu noktalara gidip fotoğraf çekip hikayenizi yazmak kalıyor. Türkiye’de bulunan 100 kavşaktan 35ine henüz gidilmemiş, bekleniyor!

1 Comments:

Anonymous Adsız said...

Selim abinin Pazarlama Blogları karnavalında yazınızı farkettim. Seyenizde bu projeden haberdar olduk. Vakit kaybetmeden siteyi ziyaret edeceğim.
Teşekkürler

Ağustos 21, 2006  

Yorum Gönder

<< Home